1 Nisan 2013 Pazartesi


Yaşar Güner hayatını kaybetti
Tiyatro, sinema, dizi oyuncusu, yönetmen ve senarist Yaşar Güner hayatını kaybetti.


Tiyatro, sinema, dizi oyuncusu, yönetmen ve senarist Yaşar Güner hayatını kaybetti. 1943 yılında Rize'de doğan Güner, Naşit Tiyatrosu'nda tiyatro çalışmalarına başladı. Rus Dili ve Edebiyatı eğitimi aldı. Tiyatro oyunları yazdı ve yönetti. Sinema alanında da çalışmalar yaparak film senaryoları yazdı. TV oyunlarında yazar yönetmen olarak çalıştı. Ankara Küçük Komedi, İstanbul Yeni Sahne, Sivri Sinek Kabare Tiyatroları'nda, Avni Dilligil Tiyatrosu, Lale Oraloğlu Tiyatrosu, Ankara Meydan Sahnesi, Ankara Birlik Tiyatrosu, Yeni Ankara Tiyatrosu ve Nisa Serezli - Tolga Aşkıner Tiyatrosu gibi topluluklarda çalıştı.

'Eskici ve Oğulları' ile 'Sınır' filmlerinde senaristlik yapan; Tatlı Bela Fadime , Ateşli Topraklar, doktorlar, Umutsuz Ev Kadınları, Yaprak Dökümü, Hırsız Polis, Büyük Yalan, Her Şey Çok Güzel Olacak, Anayurt Oteli, Atla Gel Şaban, Çiçek Abbas, Kanlı Nigar gibi yapımlarda oynayan Yaşar Güner'in ölüm nedeni henüz belli değil. 

30 Mart 2013 Cumartesi


Elazığlı İlyas Facebook'tan Servet Kazandı
Kovancılar ilçesinde yaşayan bilgisayar programcısı 22 yaşındaki İlyas Orak, 4 kez sosyal paylaşım sitesi Facebook'un güvenlik açıklarını bulduğunu ve siteden 9 bin 450 dolar ödül kazandığını bildirdi.

Orak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gümüşhane Üniversitesi Gümüşhane Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Programcılığı Bölümü'nden mezun olduğunu söyledi.

Küçüklüğünden beri bilgisayarlarla uğraştığını dile getiren Orak, diğer kullanıcıların var olan program ve oyunları kullandığını, kendisinin bu sistemlerin nasıl yapıldığını merak ettiğini belirtti.

Merakını gidermek için önceleri adını bile bilmediği programlama dilini öğrenmeye çalıştığını vurgulayan Orak, bununla ilgili internet üzerinden araştırma yaptığını anlattı.

Programlama diliyle uğraşınca ilk etapta 'hackleme' hevesi oluştuğunu aktaran Orak, daha sonra ise 'hata bildirimi' yapmanın daha uygun olduğuna karar verdiğini açıkladı.

İlyas Orak, yaptığı taramalar sonucunda dünyada ve Türkiye'de birçok şirketin ve resmi kurumun internet sitesinde açık bulduğunu, bunların hepsine hatalarla ilgili bildirim yaptığını kaydederek, şöyle konuştu:

'Facebook'ta 4 tane sistem açığı buldum. Hepsini de 'sıfırlama' bölümünde bulmuştum. İlk güvenlik açığının programını yazdım. Bu, hesap hackleme programıydı. Bir hesabı almam, şifresini değiştirmem 5 saniyemi alıyordu. Son bulduğum güvenlik açığı da sıfırlama noktasında hesapların yüzde 80-90'ını etkileyen bir açıktı. Facebook, bunlara yönelik 'Whitehot' adında güvenlik bildirimi kısmı oluşturdu. Biz de oradan bağlantıya geçiyoruz kendileriyle, onlar da bize dönüş yapıp, teşekkür ediyorlar. Geri dönüşleri 15 gün-1 ay arasında sürüyor. Güvenlik bildirimi yaptıktan sonra bir miktar ödül var. Ben toplamda 4 kere ödül aldım, bunlar açığın derecesine göre değişiyor. Ben sırasıyla 2 bin 950, 5 bin ve en son bin 500 dolar ödül aldım.'

Aldığı 9 bin 450 dolarlık ödülü tahsil etmekte zorlandığını belirten Orak, kendisine gönderilen kartın anlaşmalı bankalarının Türkiye'de bulunmadığını, parasını ya yurt dışındaki akrabalarının yardımıyla ya da havaleyle alabildiğini söyledi.

-Whitehot listesindeki 9 Türk'ten birisi-

İlyas Orak, sosyal paylaşım sitesinin, güvenlik açığı bulanların isimlerini Whitehot listesine yazdığını, kendisinin isminin de burada bulunduğunu bildirdi.

Listede yer alan 9 Türk'ten 4'ünün adının listeye yazılmasına vesile olduğunu açıklayan Orak, 'Bildirimde bu kişilerin de bana yardımcı olduğunu belirttim ve ödül almalarına aracı oldum' dedi.

Orak, hiçbir işte çalışmadığını, başvuru yaptığı firmaların ya kendisini umursanmadığını ya da olumlu cevap vermediğini vurgulayarak, iyi bir firmada kariyerine devam etmek istediğini sözlerine ekledi.


Kuzey Kore'den savaş ilanı
Kuzey Kore, Güney Kore ile "savaş durumuna" geldiğini duyurdu.

Kuzey Kore Hükümeti, partiler ve kuruluşlar tarafından yapılan ortak açıklamada, "Güney Kore ile ilgili tüm münasebetlerimiz savaş yönetmeliğine göre düzenlenecektir" ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, ABD ve Güney Kore tarafından düzenlenen "provokasyonlara önceden haber verilmeksizin" misillemede bulunulacağı uyarısı yapıldı.

İMAJINI GÜÇLENDİRMEK İSTİYOR

Uzmanlar, iki ülke arasında tam ölçekli bir çatışma olasılığının çok düşük olduğunu, Kuzey Kore'nin tehditlerinin amacının, Washington yönetiminin dikkatini çekerek destek görüşmeleri başlatmak ve genç lider Kim Jong Un'un ülkesindeki imajını güçlendirmek olduğunu vurguluyor.

Hükümetin 12 Şubat'taki nükleer denemesinin ardından Birleşmiş Milletler'in Kuzey Kore'ye yaptırımlar uygulaması, Pyongang yönetiminin bunlara sert üslupla cevap vermesi ve rakip ülkelerle arasındaki gerilimin yükselmesi gibi etkenlere dikkat çeken uzmanlar, Kuzey Kore'nin bu durumları farklı değerlendirebileceğini ve çatışma ortamının oluşabileceğini söylüyor.

"TEHDİT YENİ DEĞİL"

Kuzey Kore'nin açıklamalarına yanıt veren Güney Kore ise bu tehdidin yeni bir durum olmadığını, ABD ile Güney Kore arasında düzenlenen yıllık tatbikata cevap olarak Kim'in ordusunu yüksek alarm düzeyine geçirdiğini bildirdi.

Seul yönetimi ise bu tip tatbikatların, Kuzey Kore yönetimince bir "işgal hazırlığı" olarak algıladığını açıkladı.

Kuzey Kore ile Güney Kore arasında 1950-1953 yılları arasında çıkan savaş, barış antlaşması yerine ateşkesle sonuçlandığı için iki ülke arasında teknik açıdan zaten bir savaş durumu bulunuyor. Ayrıca, Kuzey Kore yönetimi, bu ayın başlarında "ateşkesin geçersiz olduğu" yönünde bir açıklama yapmıştı.

GERİLİMİ TIRMANDIRAN UÇAK

ABD'nin birkaç gün önce Güney Kore'ye nükleer yeteneğe sahip iki B-2 hayalet bombardıman uçağı göndererek tatbikat yapması ve Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un ülkesinin "roket gücünün ABD'li emperyalistlere hesap sormak için zaten hazır olduğunu" bildirmesi, son günlerde siyasi gerilimi tırmandırmıştı.

KORE'DE GİTTİKÇE YÜKSELEN TANSİYONUN KRONOLOJİSİ

12 Aralık 2012: Kuzey Kore, Birleşmiş Milletler'in uzun menzilli roket teknolojileri için test yapılmasını yasakladığı üç aşamalı bir roket ateşledi. Buna karşılık Birleşmiş Milletler'den kınama aldı.

12 Şubat 2013: Kuzey Kore 2006 ve 2009'daki denemelerinin ardından üçüncü bir nükleer test yürüttü.

7 Mart 2013: Birleşmiş Milletler Pyongyang için hukuk ihlali nedeniyle yeni bir ceza kararlaştırdı. Buna karşılık Kuzey Kore, Amerika'ya karşı 'tedbir amaçlı nükleer saldırı'ya hakkı olduğunu söyledi.

11 Mart 2013: Yılda bir düzenlenen Amerika - Güney Kore ortak askeri talimleri başladı. Kuzey Kore, Kore Savaşı sonrası imzalanan ateşkesi bozduklarını açıkladı. Birleşmiş Milletler ateşkesin tek taraflı bozulamayacağını söyledi.

19 Mart 2013: Kuzey Kore'nin Amerikan ve Güney Kore'li tesisleri hedef göstermesinin ardından Amerika iki nükleer kapasiteli B-2 uçağını Kore yarımadası üzerinde uçurdu.

20 Mart 2013: Güney Kore'deki banka ve yayıncı kuruluşlar bilinmeyen kişilerce siber saldırıya uğradı.

27 Mart 2013: Kuzey Kore, Güney Kore ile arasındaki son resmi ve direk nokta olan askeri hattını kaldırdı.

28 Mart 2013: Amerikan hayalet bombardıman uçaklarını Kore yarım adası üzerinde "caydırma" amaçlı uçurdu.

30 Mart 2013: Kuzey Kore, Güney Kore ile ilgili tüm münasebetlerini savaş yönetmeliğine göre düzenlediğini açıkladı.


Burak Yılmaz'a 18 milyon Euro!
UEFA Şampiyonlar Ligi ve Spor Toto Süper Lig'de gösterdiği etkileyici performans sonrası ismi birçok Avrupa kulübüyle anılan Burak Yılmaz için İtalyan devi Juventus, iddialara göre 18 milyon Euro'yu gözden çıkarttı.

Bu sezon Şampiyonlar Ligi'nde 8 gol atarak Cristiano Ronaldo ile beraber zirveyi paylaşan Burak Yılmaz'ın ismi şimdi de Juventus ile anılıyor.

Juventus'un popüler taraftar sitesi CanaleJuve'den Mauro Sarrica'nın özel haberine göre, gelecek sezon Fernando Llorente'nin yanına bir forvet daha transfer etmek isteyen Antonio Conte, listesini belirledi.

Luis Suarez'in Bayern Münih'e transferinin gerçekleşme ihtimalinin yüksek olması sebebiyle Antonio Conte'nin, yönetimden Burak Yılmaz'a teklif götürülmesini talep ettiği iddia ediliyor.

Mauro Sarrica'nın haberinde, Juventus'un Burak Yılmaz'ı transfer etmek için 18 milyon Euro'yu gözden çıkarttığı ifade edilirken, bonservisi Torino ekibinde bulunan Felipe Melo'nun da pakete dahil edilerek bu bedelin düşürülebileceği vurgulandı. Haberde Juventus'un Burak Yılmaz'a ise yıllık 3 milyon Euro maaş ödeyeceği belirtildi. 

Saatlerinizi ileri almayı unutmayın!

Gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla bütün yurtta saatler, gece 03.00’den itibaren bir saat ileri alınacak
Saatlerinizi ileri almayı unutmayın!
Gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla her yıl yapılan ileri saat (yaz saati) uygulaması kapsamında bütün yurtta saatler, gece 03.00'den itibaren bir saat ileri alınacak.
Kış saati uygulamasına 28 Ekim 2012'de geçilirken saatler 04.00'de bir saat geri alınmıştı. Gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla yapılan uygulamaya ilişkin Bakanlar Kurulu kararı da 25 Ocak 2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştı.
Karar çerçevesinde bütün yurtta saatler, gece 03.00'den itibaren bir saat ileri alınacak. Saatler, 27 Ekim 2013 Pazar günü saat 04.00'de tekrar bir saat geri alınacak.


İnsan DNA'sı bilgisayarlarda!

En uç noktalarda dolanan bilim kurgu filmleri yoksa gerçek mi oluyor? RNA ve DNA'dan yapılacak transistörlerle oluşturulacak bilgisayar-yapılar sonunda tüm insanlığı bir bilgisayara mı dönüştürecek?
İnsan DNA'sı bilgisayarlarda!
ABD'li araştırmacılar bilgisayarlarda ve birçok elektronik cihazlarda elektronların akışını sağlayan transistörleri genetik bilgileri taşıyan nükleik asitler olan RNA ve DNA'dan üreterek, bilgisayar alanında bir devrim yapmayı planlıyor.

Eğer başarılı olursa biyolojik bilgisayarlar, şuan bulunan bilgisayarlardan tamamen farklı olacak. Biyolojik bilgisayarların monitörü ve kalvyesi olmayacak ve bilgisayardan öte, yan yana dizilmiş küçük sıvı kutucuklarına benzeyecek.
Bu bilgisayarların sıvı haznelerinde, tıpkı elektronik bilgisayarlar gibi çalışacak kimyasallar, proteinler ve diğer biyolojik elementler bulunacak.
Söylenenlere göre, ilk olarak hastalıklarda tedavi amaçlı kullanılacak olan biyolojik bilgisayarlar ile ilaçların ortaya koyduğu reaksiyonları test edilecek. Daha sonraki dönemlerde ise veri depolanması, kurtarılması gibi temel bilgisayar fonksiyonları yer alacak. 

Atalay Demirci Beyaz'ı fena bozdu

Kanal D"de Cuma akşamı yayınlanan Beyaz Show"a konuk olan Atalay Demirci izleyenleri kahkahaya boğdu. Beyaz Show"a şarkıcı Gülşen, Yetenek Sizsiniz Türkiye"nin birincisi komedyen Atalay Demirci, kaleci Rüştü Reçber ve eşi Işıl Reçber konuk oldu. Atalay Demirci program boyunca yaptığı esprilerle herkesi güldürürken, Beyaz"la aralarında ilginç diyaloglar da yaşandı.

Eklenme Tarihi: 30.03.2013 10:32:00
 


Pis Yedili'yi iki saatte bitirdiler
Sosyal medyada Ekran Jürisi ismiyle kurulan platform Pis Yedili dizisinin yayından kaldırılması için RTÜK'e telefon yağdırdı.

Ekranları saatlerce işgal eden, lise çağındaki küçük kızlari dahi cinsel obje olarak gösteren, lise öğrencilerinin okula sarhoş geldiği, ruhsatsız silah taşıdığı, ehliyetsiz araba kullandığı sahnelerle ahlak anlayışını yerle bir eden dizilere karşı sosyal medyada başlayan ayaklanma deprem etkisi yarattı.

" Ekran Jürisi " adı altında sosyal medyada örgütlenen grubun ilk hedefi ise senaryosunu Gani Müjde'nin yazdığı Pis Yedili adlı dizi oldu.

#RTUKPisyediliyiBitir etiketiyle eylem başlatan grup, ilk geceden TT listesine girdi. 21.00'de başlayan ve 23.30'a biten eyleme 58 bin 600 ileti geldi. Twitter'in en geniş kapsamlı eylemine katılım ise rekor düzeye ulaştı.

RTÜK'Ü TELEFON YAĞMURUNA TUTTULAR

Eylemlerini sanal alemle sınırlı bırakmayan Ekran Jürisi üyeleri, Pis Yedili dizisinin yayından kaldırılması için RTÜK 'ü telefon ve mesaj yağmuruna tuttular. RTÜK'ün 444 1 178 numaralı telefonunu arayan onbinlerce kişi dizinin yayından kaldırılmasını istedi. RTÜK'ün Online Başvuru sayfası da eylemcilerin akınına uğradı.

GANİ MÜJDE TEPKİLERİ GÖRÜNCE YASAĞI SEÇTİ

Pis Yedili dizisinin senaristi Gani Müjde de eylemdeki eleştirilerden nasibini aldı. Ekran Jürisi'ne katılanlar Gani Müjde'yi twitter'daki sayfasından eleştiri yağmuruna tuttular. Gani Müjde ise bir yandan yasaklara karşı olduğunu söylerken, diğer yandan kendisini eleştirenleri bloklayarak tepkilerden kaçtı.

İŞTE TWİTTER'A YAĞAN MESAJLARDAN BAZILARI...

Ferudun ÖZDEMİR ‏@ferudunozdemir 2h Lise çağındaki genç kızları birer cinsel obje olarak gösteren bu pis rezalete son verin artık ( #RTUKpisyediliyibitir )

Levent ÇAKIROĞLU ‏@LCakiroglu 1m #RTUKpisyediliyibitir @MEBNabiAvci #RTUKpisyediliyibitir ekranlarda zil zurna sarhoş öğretmen görmek cok mu hoş. Aileler cocuklarını kime?

Ayşe Şule ‏@sulemmm 35m #RTUKpisyediliyibitir RTUK gerçekten görevini yapan bir kurumsa bu tür ahlaksızlık içeren dizilere izin vermemeli.

S.Çağlar Keskin ‏@tscaglar 44m #RTUKPisyediliyibitir Arsızlığa cesaret, zinaya aşk dediler. Bir neslin ahlakını, işte böyle yediler! Necip Fazıl Kısakürek.

Ismail Yigit ‏@ismailyigit 51m Pis Yedili adlı iğrenç dizinin yaratıcısı @GaniMujde 'yi protesto ediyoruz. #RTUKpisyediliyibitir

hiraaslan25 1905 ‏@dadas1964 55m Son yarım saatimizi lütfen RTÜK'ün telefonunu arayarak tamamlayalım. 444 1 178 Telefondaki şikayetler çok çok önemli

hatice yeşim tiyekli ‏@hytjade 58m #RTUKpisyediliyibitir RTÜK gerçekten görevini yapan bir kurumsa bu tür ahlaksız dizilere izin vermemeli

Sedat Balun ‏@sedatbalun 2h Senarist ! Kendi Kızını - Anneni kıyıpta oynatamayacağın şeyleri yazma ! #RTUKpisyediliyibiti

EKRAN JÜRİSİ'NİN HEDEFİ AYKIRI DİZİLER

Çocukların alkole olan merakını artırıcı, kadınları cinsel obje olarak gösteren, taciz ve tecavüze özendirici, aile içi cinsel ilişkiyi normalmiş gibi gösteren dizi ve programları hedef alan grup, amacını şu açıklamayla duyurmuştu:

Televizyon, internet, sinema ve tiyatroda sahnelenen dizi ve film, yarışma ve benzeri programlarda yer alan toplum ahlakına aykırı yayınlarla ilgili farkındalık oluşturmayı hedefleyen sivil bir kuruluştur.

"Televizyon, internet, sinema ve tiyatroda sahnelenen dizi ve film, yarışma ve benzeri programlarda yer alan toplum ahlakına aykırı yayınlarla ilgili toplumun hassasiyetlerini dikkate alan ve toplumun her kesiminin bu yapıtlarla ilgili görüşlerini aktarmasına aracılık eden sivil bir harekettir.

Amacımız, yukarıda adı geçen yayınları yapan programları ve yapımcılarını ekran jürisi olarak uyarmak, programların içeriğini irdelemek ve toplumun tüm katmanlarının, bilhassa da çocukların ve gençlerin zarar göreceği yayınları bir set oluşturarak engellemek.

Aynı zamanda yayın kuruluşlarına getirilen sansür benzeri uygulamarın da önüne geçerek, siyasi baskı altında tutulan kurumlara izleyici, okuyucu veya takipçi olarak tepki koyabilmek."

Kurulduğu andan itibaren yüzlerce kişiyi bir araya getiren Facebook'taki Ekran Jürisi isimli grup, işe dizileri tartışmaya açarak başladı.

NEDEN PİS YEDİLİ?

Protesto bildirisinde Pis Yedili isimli dizinin neden eleştirildiği ve RTÜK'ün ihlal ettiği kanunlar da tek tek yazıyor.

Bildiri şöyle:

"RADYO VE TELEVİZYONLARIN KURULUŞ VE YAYIN HİZMETLERİ HAKKINDA KANUN

RTÜK Yayın Hizmeti ilkeleri

Madde 8:

f) Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz.

ğ) Çocuklara, güçsüzlere ve özürlülere karşı istismar içeremez ve şiddeti teşvik edemez.

h) Alkol, tütün ürünleri ve uyuşturucu gibi bağımlılık yapıcı madde kullanımı ile kumar oynamayı özendirici nitelikte olamaz.

s) Toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen, kadınlara yönelik baskıları teşvik eden ve kadını istismar eden programlar içeremez.

MADDE 9

ç) Çocukların fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar vermemek, deneyimsizliklerini veya saflıklarını istismar ederek, çocukları bir ürün veya hizmeti satın almaya veya kiralamaya doğrudan yönlendirmemek; çocukları reklamı yapılmakta olan ürün veya hizmetleri satın almak için ebeveynlerini veya başkalarını ikna etmeye doğrudan teşvik etmemek; çocukların ebeveynlerine, öğretmenlerine veya diğer kişilere duyduğu güveni istismar etmemek veya sebepsiz olarak çocukları tehlikeli durumlarda göstermemek,

d) Kadınların istismarına yönelik olmamak,

Pis Yedili dizisinde öğrencileri alkole ve zararlı maddelere özendirme var mı, var.

Çocukları ehliyetsiz araba kullanmak, ruhsatsız silah taşımak gibi kanunlar önünde suç sayılan şeylere teyfik etmek var mı, var.

Çocukları çocuk yaşta ilişkiye, cinselliğe özendirme var mı, var.

Çocukların öğretmenlerine, ebeveynlerine ve diğer kişilere güvenini zedeleyici sahneler var mı, var.

Toplumun milli ve manevi değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırılık var mı, var.

RTÜK'ün bu kanunlar çerçevesinde dizilere uygulayacağı yaptırımlar yukarıda bizzat kurumsal sayfanızda yer almaktadır.. Çocuğumun, çocuklarımızın geleceğini bu rezil ötesi dizilerle karartmamama adına RTÜK'ü aslolan görevine ve kanunları uygulamaya davet ediyoruz." 

29 Mart 2013 Cuma


Polat'ın maskesinin sırrı ne?
Kurtlar Vadisi Pusu'da Suriye'de vurulduktan sonra haftalardır maskeyle dolaşan Polat Alemdar hakkında şok iddia.

Polat karakterini canlandıran Necati Şaşmaz'ın rol gereği değil cilt sorunlarından dolayı dizide maske takmak zorunda olduğu iddia edildi.

Hatırlanacağı üzre Aksaçlı'yı kaçırıp sorgulayan Polat, onun hain olmadığını öğrenince büyük bir hata yaptığının farkına varmıştı. Aksaçlı'yı hastaneye kaldıran Polat Alemdar, cezasına razı olduğunu belirterek İhtiyarlar Heyeti'ne teslim oldu ve davranışının cezası olarak ölmeyi göze almıştı. Ancak Aksaçlı, onu Suriye'ye ölümcül bir göreve göndermeyi tercih etmişti. Suriye'de görev esnasında kaldığı eve roketatar isabet eden Polat herkes tarafından öldü zannedilmişti. Ancak daha sonraki bölümlerde yüzünün aldığı yaradan dolayı maske takmak zorunda kalmıştı. Fakat birkaç hafta sürmesi beklenen bu olay haftalar geçtikten sonra dahi düzelmeyince dizinin takipçileri tarafından bunun rol gereği mi yoksa gerçek hayatta Necati Şaşmaz'ın iddia edildiği gibi cilt sorunlarıyla başının dertte olduğu mu sorularını akla getirdi. 

Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin sorunları TBMM'ye taşındı

Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Medya Okuryazarlığı Dersinin Bilişim Teknolojileri öğretmenleri tarafından verilmemesini eleştirdi.

Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Medya Okuryazarlığı Dersinin Bilişim Teknolojileri öğretmenleri tarafından verilmemesini eleştirdi. Konuyu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı tarafından yanıtlanması talebiyle soru önergesi haline getiren Özkoç, BT öğretmenlerinin uzmanlıkları yönünde istihdam edilmeleri gerektiğine dikkat çekti. 
 UZMAN ÖĞRETMENLERE ÖNCELİK
Soru önergesi, Bilişim Teknolojileri Öğretmenleri tarafından hazırlanan raporda öne sürülen taleplere yer vererek, şu görüşlere yer verildi: “Medya Okuryazarlığı Dersi TTKB’nın 80 sayılı kararı gereği Sosyal Bilgiler ve Türkçe Öğretmenleri tarafından seçmeli olarak okutulmaktadır. Bu ders kapsamında dersi alan öğrenciler ile almayan öğrenciler arasında anlamlı bir fark yaratılması ancak bu dersi sahiplenebilen, önemini kavramış, dersin yeterliklerine sahip, gerekli bilgi ve deneyimi kazanmış öğretmenlerce okutulmasına bağlıdır. MEB bünyesinde görev yapmakta olan Bilişim Teknolojileri (BT) Öğretmenlerinin, bu dersi okutabilecek eğitim ve deneyime sahip olduklarının, değerlendirilmesi gerekmektedir. İnternet (Sanal Dünya) gibi ağırlıklı ünitelerin yer aldığı öğretim programının MEB bünyesinde görev yapmakta olan BT Öğretmenlerince çok daha etkili olarak verileceği tartışılmazdır. Üstelik bu dersin içeriğinin ne yönde gelişeceği de öngörülmelidir.
Dersin öğretim programı incelendiğinde bilgi ve iletişim yani ‘Bilişim’ alanı ile paralelliği, BT Öğretmenlerinin yeterlik, deneyim ve bilgi ve becerisine uygunluğu rahatlıkla görülebilir.” Kısaca Bilişim Teknolojileri Öğretmenleri, dört yıllık üniversite hayatları boyunca edindikleri uzmanlığın değerlendirilmiyor olmasına haklı olarak itiraz etmektedir. Sosyal paylaşım sitelerinin, sosyal medyanın bu kadar yaygınlaştığı günümüzde, Medya Okur Yazarlığı Dersinin Türkçe ya da Sosyal Bilgiler Öğretmenleri tarafından gerektiği gibi verilemeyeceği ve bu dersi alan öğrenciler ile almayan öğrenciler arasında anlamlı bir fark yaratılamayacağı açıktır. Bu bakımdan, alanında eğitim almış, uzmanlaşmış öğretmenlerin istihdam edilmesindeki çekince, hatta istihdam edilen öğretmenlerin uzmanlıkları yönünde kullanılamaması anlaşılabilir değildir.
Soru önergesinde, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın yanıtlaması istenen sorular şunlar:
1.Medya Okuryazarlığı Dersin Öğretim Programının internet/bilgi/dijital/medya okuryazarlığı şeklinde geliştirilmesi konusundaki çalışmalarınız nelerdir
2.Medya Okur Yazarlığı Dersinin BT öğretmenleri tarafından verilmesi konusundaki düşünceniz nedir
3.Medya Okuryazarlığı Dersinin Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerince okutulmasına imkân verecek şekilde güncellenmesi konusunda çalışmanız var mıdır?


15 ile hızlı tren müjdesi
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, önümüzdeki yıllarda 15 ili hızlı tren ile birbirine bağlayacaklarını söyledi.

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, yeni hizmete açılan Eskişehir-Konya hızlı tren hattını yerinde görmek için Eskişehir'e geldi. Karaman, Türkiye'nin ortasında şehirleri birbirine bağlayan bir üçgen oluşturduklarını belirterek, önümüzdeki yıllarda 15 ili hızlı tren ile birbirine bağlayacaklarını söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde açtığı Eskişehir-Konya hızlı tren hattının işleyişi konusunda Eskişehir'e gelen TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, çalışmaları yerinde inceledi.

Beraberindeki heyet ile Eskişehir Valisi Dr. Kadir Koçdemir'e ziyaret gerçekleştiren Genel Müdür Karaman, Eskişehir'in demiryolcuların çok yoğun olarak yaşadığı bir kent olduğunu belirterek, kentin demiryolu ulaşımında önemli bir konumda olduğunu söyledi. "Eskişehir'i İstanbul'a bağladığımızda asıl hat İstanbul, Eskişehir, Ankara ve Konya şekline dönüşecek. Daha sonra Bursa, İzmir, Sivas gibi yeni hatlar oluşacak ve Türkiye'nin 15 büyük vilayeti birbirine bağlanmış olacak." diyen Karaman, bu projelerin orta noktasında bulunan Eskişehir'in çok şanslı olduğunu ifade etti.

Beraberindeki heyet ile Eskişehir'in tarihi ve turistik bölgelerini de gezen Karaman, hızlı tren hatlarında büyük bir ilerleme kaydettiklerini söyledi. Eskişehir ? Konya yüksek hızlı treninin vatandaşların ilgisiyle hizmete devam ettiğini kaydeden Karaman, "Burada şuan yaptığımız iş hızlı tren açısından bir üçgen oluşturduk. Türkiye'nin ortasında böyle bir halka oluşturduk. Ankara, Eskişehir, Konya hızlı trenlerimiz çalışıyor ve biz de daha sonra inşallah Eskişehir'i İstanbul'a bağlayan hızlı treni de bu yıl sonunda açacağız." dedi.

Eskişehir'in, Türkiye'nin ortasında bir demiryolu kenti olarak daha da gelişeceğini ifade eden Karaman, Eskişehirlilerden de katkı beklediklerini söyledi.

Cem Uzan'a 18 yıl 5 ay hapis cezası
Cem Uzan "Nitelikli zimmet" suçundan yargılandığı davada 18 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Cem Uzan hakkında nitelikli dolandırıcılık ve suç işlemek için örgüt oluşturmak suçundan açılan davanın zaman aşımı nedeniyle kaldırılmasına karar verildi.

Uzan Nitelikli zimmet suçundan ise Uzan’a 18 yıl 5 ay 20 gün hapis ve 4 milyon 721 bin 134 lira adli para cezası verildi. 


2013 Dünya Otomobil Ödülü sahibi açıklandı


113. New York Otomobil Fuarı'nda, 2013 Dünya Otomobil Ödülleri sahiplerini buldu.  
2013 Dünya Otomobil Ödülü sahibi açıklandı
ABD'de başlayan 113. New York Otomobil Fuar'ı kapsamında otomobil dünyasının en prestijli etkinliklerinden kabul edilen ödüller, basın toplantısıyla ve toplantıda Up modeli 2012 Dünyanın En İyi Otomobili Ödülü'ne layık görüldü. Volkswagen, bu yıl da Golf modeli ile ödülü almaya hak kazandı ve şirket, dördüncü kez bu ünvana layık görülmüş oldu.

2013 Dünyanın En İyi Otomobili Ödülü'nü almaya hak kazanan Volkswagen Golf, finalde Mercedes A-Serisi, Porsche Boxster/Cayman, Toyota GT 86, Scion FR-S ve Subaru BRZ gibi güçlü modellerle yarıştı.
Porsche Boxster/Cayman 2013 Dünyanın En İyi Performans Otomobili Ödülü'ne layık görüldü.
Bu marka geçen senede 911 modeli ile aynı ödülü kazanmıştı.Jaguar F-Type ise 2013 Dünyanın En İyi Otomobil Tasarımı Ödülü'ne layık görüldü. Jaguar F-Type bu alanda finalde Mazda 6 ve Aston Martin Vanquish mücadele ederken yarışı kazandı. 2013 Dünyanın En Çevreci Otomobili Ödülü'nü ise Tesla Model S kazandı. 

Windows Phone yedi ülkede iPhone’u solladı!

Microsoft, IDC’nin araştırmasına göre 2012 yılının son çeyreğinde 7 ülkedeki Windows Phone satışlarının iPhone satışlarını solladığını açıkladı 
Windows Phone yedi ülkede iPhone’u solladı!
IDC’ye göre 2012 yılının son çeyreğinde 7 ülkede Windows Phone işletim sistemli akıllı cihaz satışları iPhone satışlarını solladı. Bu 7 ülke arasında ilk olarak Rusya ve Hindistan gelirken; Arjantin, Polonya, Güney Afrika ve Ukrayna gibi ülkeler de listede yerini almış durumda. Görünürde olan 6 ülkenin dışında Hırvatistan’da da Windows Phone satışlarının iPhone satışlarının üstüne çıktığı belirtiliyor.
Bu 7 ülke arasından 3 ülkenin, 100 bin civarında Windows Phone akıllı telefon satıldığı, dolayısıyla son çeyrekte 100 binden fazla Windows Phone cihazın kullanıcılarla buluştuğu belirtiliyor.
Windows Phone cihazların daha önceden Nokia’nın hüküm sürdüğü ülkelerde satışının iyi olması dikkatlerden kaçmadığı gibi sürpriz de değil. Bu ülkelerde Nokia’nın gerek servis gerekse piyasa olanaklarının fazla olması, yeni tasarım ve Windows Phone işletim sistemiyle birlikte tekrar Nokia kullanmaya itiyor.
Akıllı telefon piyasası hâlâ Apple ve Android cihazlarında elinde olsa da Windows Phone’un bu atağı 2013’te de devam ederse rekabet bir hayli artacak gibi görünüyor. -CW


2 bin 400 yaşındaki    vejetaryen!

1950'de Danimarka'da bulunan Tollund Adam'nın sırrı ortaya çıktı.
'Tollund adamın' ölü bedeni Danimarka'da bir sulak alanda 1950 yılında bulundu. Adını, bulunduğu yerin yakınındaki köy 'Tollund' dan alan demir çağ adamı, vücudunun şaşkınlık verici bütünlüğüyle biliniyor.
  • Kategori
  • Tarih
  • Görüntülenme
  • Dunya
  • : 29.03.2013 11:55
  • : 14289

Ders çalışırken kahve içilmesi tehlikeli
Uzmanlar, öğrencileri uyarıcı maddelerin tehlikelerine karşı uyarıyor.

Kahve, sınav stresini atmak ve dikkatini toplamak isteyen birçok öğrencinin vazgeçilmez içeceğidir. Bazı öğrencilerin kahveyle yetinmediğini belirten uzmanlar, onları uyarıcı maddelerin tehlikelerine karşı uyarıyor.

Sınav öncesinde, dersteyken ya da kütüphanede ders çalışırken birçok üniversite öğrencisinin elinde kahve görebilirsiniz. Fakat konsantrasyonlarını korumak için öğrenciler kahve haricinde, bazen kafein hapları ya da reçeteyle satılan ilaçlara da başvuruyor.

Mainz Tıp Fakültesi Psikiyatri ve Psikoterapi bölümü tarafından yapılan bir araştırmada yaklaşık 2 bin 600 öğrenciye son bir yıl içerisinde kaç kez uyarıcı madde alıp almadıkları soruldu. Araştırma sonuçları, üniversite öğrencilerinin yüzde 20'sinin bir yıl içerisinde en az bir kez kafein tableti, amfetamin ya da ritalin gibi konsantrasyonu yükselten maddeler kullandığını tespit etti.

MADDELERİN BAZILARI YASAK

Yapılan araştırma sonrası akla gelen ilk soru, bu tip maddelerin nasıl tedarik edilebildiği. Örneğin kafein hapları sadece eczanelerde satılmasına rağmen, reçete mecburiyeti aranmıyor. Sıkça kullanılan diğer bir madde olan ritalin için ise bu geçerli değil. Uyarıcı özelliği olan madde özellikle konsantrasyon eksikliği ya da hiperaktivite gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılıyor.

Ayrıca ritalin mutluluk hormonu olarak bilinen dopamin konsantrasyonunu da yükseltiyor. Nörofelsefe profesörü Stephan Schleim, bu maddelerin kolayca tedarik edilebilmesi konusunda temkinli. Bu uyarıcıların yalnızca birkaçının reçeteye tabi tutulduğunu, hatta bazılarının uyuşturucu yasalarına dahil olduğunu belirten Schleim bu maddelerden bazılarının ölüme kadar götürebileceğini belirtiyor.

BAĞIMLILIK YAPABİLİR

Bu tip uyarıcı maddeler her insanda aynı etkiyi göstermiyor tabii ki. Tedavi Araştırmaları Merkezinde çalışan psikolog Tim Pfeiffer Gerschel, hissedilen ve ölçülebilen performans arasında farklar olduğunu ve bu tip uyarıcıları kullanan kişilerin sıkça kendi bünyelerini zorladıklarını belirtiyor. Alınan maddenin etkisi kayboldukça, performansı koruyabilmek için tekrar uyarıcı madde alındığını belirten Pfeiffer Gerschel, psikolojik sonuçlara dikkat çekerek Bu maddeleri kullanan kişi kendi performansının yapay şartlar altında bu performansı gerçekleştiğini düşünüyor. Bu kesinlikle psikolojik bağımlılık olarak da nitelendirilebilir.

Pfeiffer Gerschel ayrıca uyarıcı maddelerin hafıza oyununda olduğu gibi kısa sürede bir çok rakam ya da figürü aklınızda tutmanız gerektiğinde yardımcı olacağını fakat daha zor sorunlarda ya da planlama yapmanız gereken durumlarda ters tepki de verebileceğini ekliyor.

Araştırmalar özellikle başarı seviyesi daha düşük olan öğrencilerin ya da stresten daha fazla etkilenen kişilerin uyarıcı madde kullanmaya meyilli olduğunu gösteriyor. 

papa ayak yıkayıp öpecek
Katolik Kilisesi'nin lideri Papa Fransiscus, Paskalya vesilesiyle bir ıslahevinde tutukluların ayaklarını yıkayacak.

Katolik Kilisesi'nin ruhani lideri Papa Fransiscus, Paskalya Bayramı vesilesiyle Roma'da bir ıslahevinde tutukluların ayaklarını yıkayacak. Vatikan'dan konuyla ilgili yapılan açıklamada, Papa Fransiscus'un Roma'ya yakın „Casal del Marmo" ıslahevinde, farklı din ve milliyetlere mensup 12 gencin ayaklarını yıkayıp öpeceği belirtildi.

Papa ayin sonrası da bir spor salonunda toplam 150 tutuklu ile biraraya gelecek.

Böylece Papa Fransiscus, Buenos Aires başpiskoposluğu döneminde başlattığı geleneği sürdüreceğini ortaya koymuş oldu.

Papa, Paskalya Bayramı'nı Arjantin'de cezaevleri, hastaneler ya da evsizlere ait barınaklarda geçiriyordu. Paskalya öncesindeki perşembe ayininde ayak yıkayıp öpmek, Hazreti İsa zamanından kalan bir gelenek. Hrıstiyan inancına göre, çarmıha gerilmeden önceki gece 12 havarisinin ayaklarını kendi elleriyle yıkayan Hazreti İsa, sevgi ve alçakgönüllülüğü vurgulamıştır. 

Kaplan ve ayı ile güreş tutan adam

Eklenme Tarihi: 29.03.2013 10:37:00
 



Güney Afrika’da insan eti skandalı
Avrupa’yı sarsan at eti skandalından sonra Güney Afrika’daki kırmızı etlerde insan genetiğine rastlanması büyük yankı uyandırdı.

Güney Afrika’nın Stellenbosch Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmada, kırmızı et ve et ürünlerinde eşek, oğlak, bizon gibi başka hayvan eti izleri bulundu. Toplanan 139 et örneğinden yüzde 68’inde yabancı hayvan etlerine rastlandı. Fakat, Avrupa merkezli “Food Control” (Gıda Kontrolü) dergisinde yayımlanan araştırma raporunun en can alıcı sonucu bazı örneklerde insan DNA’sının görülmesi oldu. İçeriğiyle ilgili başka bir ayrıntı verilmemesine rağmen sadece insan DNA’sına rastlandığı haberi bile ülkede panik yaratmaya yetti. Güney Afrikalı tüketiciler ve özellikle muhafazakar vatandaşlar kırmızı etle ilgili skandala tepki verdi. Kırmızı ette yasaklı hayvanları kullanma sabıkası en yüksek noktalar ise, fast-food zincirleri ile şarküteriler oldu.

Uzmanlar ‘Endişeye gerek yok’ diyor

Hamburgerlerle hazır et ve et ürünlerinde, ambalajlarda yazan maddelerle örtüşmeyen ürünler kullanıldığı belirlendi. Araştırmada yer alan uzman Louwrens C. Hoffman, “Araştırma, Güney Afrika’da işlenmiş et ürünlerinin etiketlemesinde büyük bir ihmal olduğunu gösteriyor. Ayrıca, gıda paketlemesi kurallarıyla birlikte sağlık, etik, ekonomik ve dini açıdan da ihlal yapıldığı ortaya çıkıyor” diye konuştu. Öte yandan, ülkenin Ziraat Bakanı Yardımcısı Bothle Modisane, “İnsan DNA’sı bulunması, insan eti kullanıldığı anlamına gelmez. İncelediğimiz her ette insan DNA’sına rastlamak mümkündür” diye konuşarak endişelenmenin gereksiz olduğunu ifade etti. 

28 Mart 2013 Perşembe


Sıcaklık 15 derece artacak
Hafta içi etkili olan soğuk havanın ardından, hafta sonu Libya üzerinden esecek lodosla bahar havası geliyor. Yurt genelinde en az 20 kentte, sıcaklık 20 dereceyi geçecek. İstanbul'da bugün gündüz saatlerinde 7 derece olarak ölçülen sıcaklık, Pazar günü ise 22 dereceye çıkacak.

Geçtiğimiz iki haftadır, hafta içi sıcak; hafta sonu soğuk havada geçiyordu. Bu hafta ise durum tersine dönecek. Son 3 gündür devam eden kış havası yerini bahara bırakacak.

SICAKLIK 20 DERECEYİ GEÇECEK
Hafta sonu Libya üzerinden lodosla sıcak hava gelmesiyle yurt genelinde en az 20 kentte, sıcaklık 20 dereceyi geçecek.

Yağış genel olarak yok. Ancak Anadolu'da bahar yağmurları şeklinde kısa süreli yağış geçişleri görülecek.

Haberin devamı ↓
reklam

PAZAR GÜNÜ ÇÖL TOZUNA DİKKAT
Pazar günü olumsuzluk yaratacak tek durum Libya üzerinden gelecek yoğun çöl tozu. Çöl tozları yine gökyüzünün puslu görünmesine neden olacak.

PAZARTESİ BATIDA YAĞMUR VAR
Pazartesi günü batıya yağmur geliyor ama sıcaklıklar çok düşmeyecek, sonraki günlerde 15 derecenin altına inmesini beklemiyoruz.

İstanbul'da bugünlerde havanın serin veya ılık olmasını rüzgarın estiği yön belirleyecek. Yarın poyraz, yine biraz üşütecek ama hava bugünki kadar soğuk değil, sıcaklık 14 derece.

İSTANBUL CUMARTESİ 20, PAZAR 22 DERECE
Hafta sonu ise İstanbul 20 derece. İstanbul'da Cumartesi günü, Pazar gününe göre daha güneşli olacak.

ANKARA DA HAFTA SONU 20 DERECE
Ankara'da yarın bulutlar biraz dağılıyor, sıcaklık 14 derece. Hafta sonu 19-20 derece sıcaklık var.

İZMİR'DE SICAKLIK PAZAR GÜNÜ 25 DERECE
İzmir'de yarın güneş az da olsa görülecek, rüzgar hafif, sıcaklıksa 22 derece. Pazar günü ise sıcaklık 25 derece hissedilecek.

Bazı kentlerde beklenen sıcaklık dereceleri ise şöyle:

YARIN C.TESİ PAZAR

İSTANBUL 14 20 22

ANKARA 14 18 20

İZMİR 22 24 25

SAKARYA 16 25 26

TRABZON 11 16 22

SAMSUN 10 17 23

ANTALYA 20 22 26

ERZURUM 7 9 13

MALATYA 17 19 22